Çanakkale için kendilerini feda eden iki Türk,


16 Mart 2024
Okuma : 3.579

Türk Milleti Tarihiyle geçmişiyle örf ve Adetleriyle başarı kazanmıştır.

Ulu Önder Atatürk Türk Milleti ile birlikte Çanakkale’de tüm dünyaya karşı savaş verirken, İngilizler Avustralya kıtasında anzak askerleri Çanakkale’ye sevk etmeyi planlamışlardır. O yıllarda Avustralya İngiliz Valisi tarafından yönetilen bir sömürge ülke durumundadır. Yıllar önce Avustralya’ya giden Türk’lerden iki tanesi biri Dondurmacılık diğeri ise Seyyar Ayakkabı satıcılığı yapmaktadır. Her ikisinin de küçük bir arabaları mevcuttur. Bir gün Anzak Askerlerini şehirde toplanıp trene bindirilerek bir yerlere gönderildiğini görürler merak edip sorarlar. Aldıkları cevap kanlarına dokunmuştur, sordukları kişi “Trenle limana oradan da Türkiye’ye Çanakkale’ye Türklerle savaşmaya gidiyoruz” der iki kafadar bir araya gelerek hemen bir plan yaparlar, arabalardan birini satarlar ve ellerindeki paralarla 2 tane makinalı tüfek satın alırlar.
Ordu trene binmiştir limana doğru hareket eder iki tarafı yüksek dağlarla çevrili bir vadiden geçerken tren yolda duran bir araba yüzünden durur. Tren’in durmasını fırsat bilen Anzak askerleri hava almak üzere dışarı çıkarlar, tam o sırada dağ’ın iki yamacından bir yaylım ateşi başlar Anzaklar nerden geldiğini ve kimlerin ateş ettiğini anlama fırsatı bulamadan yüzlerce zaiyat verir, telsizle hemen Sidney aranır, İngilizlerin kırık kanat Teyyarelerinden iki tanesi saatlerce ateşin atıldığı dağı döver bombalama bittikten sonra trende bulunan askerler dağın iki yamacını araştırırlar ve iki Türk’ün parçalanmış cesetleriyle karşılaşırlar bu iki Türk’ün yanında kanlarının rengi ile oluşmuş bayrakları da bulunmaktadır. Bu iki Türk’e ait tüm mühimmat ve bayraklar Sidney’deki müzeye kaldırılır Anzak komutanı “İki Türk vatanları için binlerce kilometre uzakta canını feda edebiliyorsa kendi yurtlarında sadece bizi değil tüm Dünya’yı dize getirebilecek güce ve cesarete sahiptirler, onlar da Milli bir kahramandır bu yüzden onların eşyalarını kurtuluş müzesine kaldırdık” der.
Bu ülke bu mücadelelerin neticesinde özgürlüğüne kavuşmuştur. Bu ruh yitirilmemelidir. Her Türk memleketin gelişmesi. hususunda elinden geleni yapmalıdır. Devletin kuruşunun hesabı yapılmalı ve geçmiş unutulmamalıdır. Her zaman Tarihimizden iyi bir ders çıkarmalıyız. Türk Milleti Tarihiyle geçmişiyle örf ve Adetleriyle başarı kazanmıştır. Saygılar sunarım.
SADIK YÜKSEL

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir